Van Büyükşehir Belediyesi kayyumu seçime günler kala belediyeye ait 59 taşınmazı satışa çıkardı. Yerine kayyum atanan Belediye Eşbaşkanı Mustafa Avcı, “Belediyenin menkul ve gayrimenkul değerleri satılıyor” dedi.
Kayyım yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesi, 31 Mart yerel seçimlere günler kala belediyeye ait taşınmazlar tek tek satılığa çıkardı. 14 Kasım 2023’te de 35 taşınmazın satılması için Büyükşehir Belediyesi ilan açmış, bedeli 361 milyon 687 bin TL olarak açıklanan taşınmazları satılığa çıkarmıştı. Aralık ayında ise yine aynı mahallelerdeki 64 taşınmaz, 547 milyon 71 bin TL bedelle satışa çıkarılmıştı.
Ocak ayı satışın bedeli: 644 milyon 529 bin TL
Kayyum yönetimindeki büyükşehir belediyesi 16 ocak 2024’te Tuşba ilçesi İstasyon Mahallesi 15 ada 93 nolu parselin satışını yayınladı. 3 bin metrekarelik alandan oluşan taşınmaz, 2 Şubat 2024 tarihinde Belediye Encümen salonunda ihalesi yapılacak satışın bedeli: 36 Milyon TL. İhale kapalı teklif usulü şeklinde olacak.
Hızını alamayan kayyum yönetimi, 26 Ocak 2024’te Eskicami ve Yenicami mahallelerinde bulunan en az 641 bin metrekarelik 58 taşınmazı satmak için Resmi Gazete’ye ilan verdi. 7 Şubat’ta yapılacak ihalede 58 taşınmazın bedeli ise 608 milyon 529 bin TL.
Avcı: Belediyenin menkul ve gayrimenkulleri satılıyor
Kayyumun bu uygulamasına tepki gösteren ve Van Büyükşehir Belediyesi eski Eşbaşkanı Mustafa Avcı, yapılanların demokrasi ile uzaktan yakından ilgilisi olmadığını vurguladı. Kayyumun uzun bir süredir belediyenin menkul ve gayrimenkul değerlerini peyderpey sattığını belirten Avcı, “Öncelikle kayyum rejimini iyi tanımak gerektiğine vurgu yapıyoruz. Kayyum halkın iradesinin gasp edilmesinin yanında, merkezi sistem tarafından atanmış bir kişinin kentin geleceğini yerelden kendini yönetme gücünü tanımamasıdır. Kayyumların atandığı her il ve ilçelerde, merkezi yönetimi memnun etmeye yönelik hamleler var. Yerelden halkın çıkarı ve yararı için alınmış kararlar yok. Merkezi sistem ne diyorsa atanmış kayyumlar onu yapıyor. Kentin büyük bir kesimi çevre illerden aldığı göçlerle büyük bir yoksulluk yaşıyor. İş bulamayan geçinemeyen Van’da yaşamaya çalışan halk sosyal yardımlarla kandırılmaya çalışılıyor. Bu halk hiçbir şekilde kent için alınan hiçbir kararda aktif olarak karar alma sürecine dahil olamıyor. Üretim sürecinden kopmuş bir halk kitlesinden bahsediyoruz” dedi.
Belediye meclisi yerine 3 bürokrat karar alıyor
Avcı sözlerini şöyle sürdürdü: “Muhtaç olan topluma ittiat ettirilmeye çalışılıyor. Eğer bizdensen bizim gibi düşünüyorsan sana yardım pakete veririz anlayışı hakim. Oysa biz belediyenin kaynaklarını toplumsal demokrasinin oturması için, yerelden merkeze doğru güçlü karar alma süreçlerine dahil olan bir halk için seçildik. Kendi kendini yönetmek isteyen Kürtlere merkezden kayyum atanarak onların tüm talepleri gasp edildi. Eğer yerelden halk yönetime dahil edilseydi o zaman bu halkın kimseye ihtiyacı da kalmazdı.
Bunu iyi anlamak lazım sonuçlarını tanımlayalım bize göre iradesini gasp etti, onun atandığı ilçe ilçelerde kentin geleceğini karartıyor kentin geleceğini düşünmüyor atanma adresini memnun etmek istiyor. Bu göçler kente yığılmış durumda üretim sürecinden kopmuş durumda. İş bulamaz halde sosyal paketlerle halk kandırılmaya çalışılıyor. Ama önce itaat ettirilmeye çalışılıyor. Muhtaç olan toplumu terbiye etmeye çalışılıyor.
Belediyenin olanaklarını toplumsal demokrasinin oturması için kullanılmıyor. Merkezi sistemi bunu kabul etmiyor. Kürtler için kayyumun ayrı bir anlamı var. Kürtler kendi kendini hizmetle kendini yönetmesini istemiyorlar. Biz belediyeyi aldığımız dönem muhasebeleştirilmiş haliyle belediyenin 1 milyar 100 milyon TL borcu vardı ancak atanan kayyumun ardından bu borcun 3 milyar TL’yi aştığını biliyoruz.
Belediyenin tüm kaynaklarını tükettiler. Halkın seçeceği yeni yönetime borçlu çalışamaz bir belediye bırakmak istiyorlar. Bu satışlar hukuksuz usulsüz yapılıyor. Fiilen fes edilmiş belediye meclisi varmış onun kararlarıymış gibi uygulamalar yapılıyor. Oysa kayyum 3 bürokratla oturup karar alıyor. Hem satışlar pazarlık usulüyle yandaşlara veriliyor hem de bu belediye meclis kararıymış gibi yapılıyor. Kendi geleceğini karartan bir zihniyetle karşı karşıyayız elimizden geldiğince bunları halk nazarında açıklamaya anlatmaya devam edeceğiz.”
