Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD dönüşü yaptığı uçak basın toplantısında soruların önceden hazırlandığı iddiası medya camiasında büyük tartışmaya yol açtı. Faruk Bildirici’nin ortaya attığı iddia, Ahmet Hakan’ın sert yanıtı ve ardından gelen karşı suçlamalarla kriz derinleşti.
Bildirici’den İlk Çıkış: “Sorular Saatler Öncesinden Geldi”
26 Eylül’de sosyal medya hesabından paylaşım yapan gazeteci Faruk Bildirici, Erdoğan’ın Washington dönüşü uçakta gazetecilere yöneltilen soruların kendisine saatler öncesinden ulaştığını açıkladı. Soruların altında gazetecilerin isimlerinin de yazılı olduğunu belirten Bildirici, “Bu durum açıklanması gereken bir skandaldır” dedi.
Bildirici, soruların önemli dış politika konularını içermediğini, enerji anlaşmaları, F-35 krizi ve Trump görüşmesi gibi kritik başlıkların atlandığını vurgulayarak uçakta gerçek gazetecilik yapılmadığını savundu.
Ahmet Hakan’ın Yanıtı: “Aynı Terane, Aynı Yalan”
Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, 28 Eylül’deki köşesinde Bildirici’nin iddialarını “kapkara propaganda” olarak niteledi. Soruların önceden toplanmasının “mükerrer soruları önlemek” için yapıldığını savunan Hakan, “Son basın toplantısına katılan tüm gazeteciler, istedikleri soruları istedikleri gibi sordular” ifadelerini kullandı.
Hakan ayrıca, Bildirici ve diğer gazetecileri “geçmişte yaptıkları gazetecilik ayıplarıyla” suçladı ve tartışmayı muhalif medyanın “yalan üzerine kurulu söylemleri” olarak değerlendirdi.
Bildirici’nin Karşı Atağı: “Sen Bir Yalancısın Ahmet Hakan”
29 Eylül’de yeniden paylaşım yapan Bildirici, Ahmet Hakan’ı doğrudan hedef aldı:
“Sen bir yalancısın Ahmet Hakan. Okuduğunu anlamamış olamazsın, yazdığımı bile isteye çarpıtıyorsun.”
Bildirici, Hakan’ın açıklamalarının aslında kendi iddiasını doğruladığını, gazetecilerin sorularını önceden İletişim Başkanlığı’na ilettiğini ve onaydan geçtiğini savundu. Ayrıca Erdoğan’ın yanıtlarının önceden kartlara yazıldığını, basın toplantısının ise Başkanlık tarafından deşifre edilerek dağıtıldığını öne sürdü.
Karşılıklı Suçlamalar Sertleşiyor
- Ahmet Hakan, Bildirici’yi ve benzer gazetecileri “gazetecilik ayıbı kovalayan isimler” olarak tanımladı.
- Faruk Bildirici ise Hakan’ı “iktidarın sözcüsü gibi davranmakla” suçladı ve “Uçaktaki basın toplantısı bir mizansendir” dedi.
- Bildirici ayrıca, “Madem özgürce soru soruluyor, bu toplantıları neden görüntülü yapmıyorsunuz? Halkın gözünden mi saklıyorsunuz?” diye sorarak doğrudan İletişim Başkanlığı’na çağrı yaptı.
Medya ve Kamuoyunda Yankı
Tartışma kısa sürede sosyal medyada #UçakSoruları etiketiyle gündem oldu. Muhalif kesimler Bildirici’nin iddialarını desteklerken, iktidara yakın medya Hakan’ın açıklamalarını öne çıkardı.
Basın özgürlüğü, hükümet-medya ilişkileri ve gazetecilik etiği üzerine tartışmalar yeniden alevlendi.
İletişim Başkanlığı’ndan henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Krizin büyüyerek devam etmesi bekleniyor.
