Üzümleri çürüme tehlikesiyle karşı karşıya kalan üreticiler, firmaların ‘bizi başka yerlerden üzüm almaya göndermeyin’ tehditleri karşısında üzümlerini 14 liradan vermek zorunda kaldı. Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Gürkan Bektaş, “Binlerce insanın bir yıl boyunca vermiş olduğu emek bu kadar ucuz olmamalıydı genci, yaşlısı bu bağlarda ter akıttı ama sonuç olarak yine emeğinin karşılığını alamadı” dedi.
Evren Demirdaş/Elazığ
Elazığ merkeze bağlı Kuzova bölgesinde üzüm üretimi yapan Koruk, Dambüyük, Esenkent, Pirinççi, Fatmalı, Sün ve Hal köylerinde firmaların üzümün kilosunu 14 liradan almak istemesi üreticinin ise 18 lira talep etmesi nedeniyle üzüm dalda kalmıştı. Firmaların üzüm üreticilerine üzümün kilosunu 14 liradan yukarıya çıkarmaması nedeniyle zarar edeceklerini belirten birçok üzüm üreticisi istedikleri fiyatları vermeyene kadar üzümlerini vermeyeceklerini ifade ederek emeklerinin karşılığını talep etmişlerdi. Üzüm üreticilerinin bir yıl boyunca vermiş olduğu emeklerinin karşılığını alamadıklarını belirten Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Gürkan Bektaş, üzüm üreticilerinin 14 lira fiyatı kabul etmek zorunda kaldıklarını söyledi.
“Tehdit altında bizi üzümlerimizi vermeye mecbur bıraktılar”
Üzüm satışı fiyatında üreticiler olarak kendi talep ettikleri fiyatın firmalar tarafından kabul görmediğini belirten Koruköy Dambüyük ve Esenkent Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Gürkan Bektaş, “Bir firmanın en azında bizim belirlediğimiz temsilciler ile masaya oturması ve ürün almadan önce fiyat belirlemeleri bizim nezdimizde bir kazanım. Bizim ilk teklifimiz 18’di sonrasında firma bunu kabul etmeyince ‘ortayı bulalım 16 lira olsun’ diye teklifimizi yeniledi. Ancak bizim bu teklifimize dahi Nuh dediler peygamber demediler. Kaldı ki bu fiyat bile biz üzüm üreticileri için çok fazla bir şey ifade etmiyordu. Ancak emeğimizin dalda kalmaması için bu teklifi verdik. Firma yetkilileri ‘Bizi başka yerlerden üzüm almaya göndermeyin’ tehdidi altında kilosunu 14 liraya üzümlerimizi vermeye mecbur bıraktılar. Burada maalesef üreticilerde çok fazla direnç gösteremedi tabi onlar da kendilerine göre haklılar çünkü geçimlerini bu şekilde sağlıyorlar. Asıl suç bunu bilen firma yetkililerinin bu durumu suiistimal edip ‘başkasından alırız’ diyerek üreticiyi tehdit etmeleriydi. Sonuç olarak firmanın vermiş olduğu 14 lirayı kabul etmek zorunda kaldık. Emeğimizin karşılığını almak için başlattığımız mücadelede bize sadece CHP Milletvekilleri Orhan Sarıbal, Mahmut Tanal ve Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu destek verdi. CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol da bu konuyla ilgili meclise soru önergesi vereceğini söylemişti” diye konuştu.
“Bir yıllık emeğin karşılığı bu kadar ucuz olmamalıydı”
Üzüm üreticilerinin yalnız bırakıldığını belirten Bektaş, “Bu durumla ilgili şöyle acı bir gerçek de var ki üzümlerimizi yok pahasına satmamak için direndiğimiz süreçte Elazığ’da hiçbir STK bize destek vermezken kendi birliğimiz olan Üzüm Üreticileri Birliği dahi bu süreçte bizim yanımızda olmadı. Düşünün bir sene boyunca üzümünüze bakıyorsunuz, don mu olacak kuraklık mı olacak diye hep diken üstünde ürününüzü sağlıklı ve verimli bir şekilde yetiştirmeye çalışıyorsunuz. Sene boyunca traktör, ilaçlama derken büyük bir emekle üretim yapıyorsunuz ama hasat zamanı geldiğinde yok paraya emeğinizi vermek zorunda kalıyorsunuz. Binlerce insanın bir yıl boyunca vermiş olduğu emeğinin karşılığı bu kadar ucuz olmamalıydı. Genci, yaşlısı bu bağlarda ter akıttı ama sonuç olarak yine emeğinin karşılığını alamadı” ifadelerini kullandı.
