Onun yerini hiçbir angut dolduramayacak, bunu biliyor, sabırla bekliyor. Artık kimseyle eş, arkadaş olmayacak; öyle tek başına hasretle, özlemle bekleyecek…
MAHMUT BOZTAŞ – DERSİM
Dersim’de Munzur dağlarının hangi gölüne giderseniz gidin orada mazlum, kendi halinde birkaç angut kuşu ailesi görürsünüz. “Aile” diyorum, insanoğlunun aileye biçtiği misyonu en iyi temsil eden canlı türleri içinde yer alır Angut Kuşları…
İşin kötü tarafı kuş türünün adı olan “angut/angıt” ülkemizde “geri zekalı”, “laftan anlamaz”, “alık” gibi argo sözlerle anılıyor olması…
Nazmiye -Doluca Köyü…
Orada, Doluca Köyü sulak alanlarında küçük, kendi halinde bir angut ailesi yerleşiktir. Her yıl gölde anne ve baba yeni doğan çocuklarını gezdirir, yaşamda kalmanın sırlarını gösterirlerdi. Ancak, baba beklenmedik bir şekilde hayatını kaybetti. Anne her gün onunla görüştüğü yerlere gidip sonsuzluğa giden eşini bekledi durdu… Artık o gölde yeni doğan çocuklar yok. Anne angut tek başına eşinin geri gelmesini bekliyor.
Köylüler de onu izleyerek acısını ortak olmaya çalışıyor ama angut bekleyecek; eşi hiç gelmeyecek ama o bekleyecek!
Onun yerini hiçbir angut dolduramayacak, bunu biliyor, sabırla bekliyor. Artık kimseyle eş, arkadaş olmayacak; öyle tek başına hasretle, özlemle bekleyecek…
Bu durum, angutun eşine duyduğu bağlılık; sadakatin temsili olarak da edebi eserler içinde yerini alacak, simgeleşecek.
Arkadaşımız Mahmut Boztaş’ın objektifinden Doluca Köyü sulak alanlarında Angut Kuşu ailesinin hikayesini izleyeceksiniz…