1. Haberler
  2. Bölge Haberleri
  3. Peri Tekstil işçilerinin direnişi sürüyor: “Sendikal haklarımız tanınsın”

Peri Tekstil işçilerinin direnişi sürüyor: “Sendikal haklarımız tanınsın”

Peri Tekstilden çıkarılan ve günlerdir direnişte olan işçiler “gerçekleri açıklıyoruz” çağrısıyla bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Peri Tekstil işçilerinin direnişi sürüyor: “Sendikal haklarımız tanınsın”

Sanat sokağında yapılan açıklamada patronun sendika istemiyorum, fabrikayı kapattıracaklar, yıllık izinlerini kullandırıyorum söylemlerine değinen işçiler en başından beri görüşme çağrılarını yanıtsız kaldığını belirterek, aldığı teşviklerle fabrikayı kuran patronun işçilerin sırtından para kazandığını, fabrikayı kapattıracaklar diyenin neden sipariş arayışında olduğunu sordular.

“İşten çıkmadık atıldık”

İşçiler adına açıklamayı yapan Birsen Doğan Orhan bir buçuk aydır direnişte olduklarını aktararak, “Biz 17 işçi birden hakarete, tehditte maruz kalarak bir buçuk ay önce haksız şekilde işten atıldık. Bir buçuk aydır fabrikanın önünde sendikamız BİRTEK-SEN’le birlikte direniyoruz. Defalarca kez patrona çağrı yapmamıza, görüşmek istememize, işbaşı yapmak istediğimizi söylememize rağmen patron bizi işe almak ya da bizimle görüşmek bir yana bize iftira atıyor. Yalanlar söylüyor. Biz de fabrikanın önünde sürdürdüğümüz direnişi, şehre yaymaya karar verdik. Patronun iftiralarını, yalanlarını ortaya dökmeye ve gerçekleri her yerde anlatmaya karar verdik. Fabrikanın önündeki mücadelemiz devam ederken, ilçelerde ve şehir merkezinde Dersim halkına uğradığımız haksızlıkları anlatıyoruz” dedi.

Birsen Orhan ardından yalanlar ve gerçekler başlığı altında şunları aktardı; “Ben işçileri işten atmadım, işçiler kendileri işten çıktı. Çıkarken de beni dövdüler diyor patron. Gerçek ise biz Temmuz ayı sonunda serviste yaşadığımız sorundan dolayı patronla görüştük. Serviste birlikte yolculuk yaptığımız bütün işçilere patron bağırıp çağırdı. ‘Siz dayak mı istiyorsunuz. Derdiniz ne’ dedi.  Defalarca kez masayı yumrukladı. Bir işçi arkadaşımızın çenesini sıktı. Biz patronu uyardık ve sakinleştirmeye çalıştık. Sonrasında ustabaşı, bize yumrukla saldırdı. Yaşadığı duruma dayanamayan bazı işçi arkadaşlarımız ağladı ve dışarı çıktık. Kapının önünde patronun ve ustabaşının sakinleşmesini bekledik. Yaşadığımız sorundan dolayı, sendika temsilcimize haber verdik. Sendika temsilcimiz fabrikaya geldi ve patron daha da gerildi. ‘Ben sendikayı tanımam, sendikalı işçi çalıştırmam’ dedi ve bizi içeri almadı. Biz işten çıkmadık, hakaret, baskı, tehdit ve şiddet ile işten atıldık. İşten kendimiz çıkmış olsak, neden fabrikanın önünde 45 gündür direniş yapalım?” diye sordu.

“Fabrikayı kapatan sipariş arayışına çıkmaz”

Patronun işçileri işe çağırdım, işçiler gelip çalışmadı söylemine de değinen Orhan, “Biz direnişe çıktığımızdan beri işe geri dönmek istediğimizi söylüyoruz. Sendikamız patrona defalarca görüşme çağrısı yaptı. Ancak patron, sendikamızla görüşmedi, benim sendikayla işim yok dedi. Bize ise ‘Sendikadan istifa edin, gelin çalışın’ dedi. Biz sendikanın anayasal hakkımız olduğunu söylememize rağmen, patron ‘sendikalı işçiyle çalışmam’ dedi. Patron resmen, ‘Sizin anayasal hakkınızı tanımıyorum, yasal hakkınız bu fabrikada geçerli değil. Sizi insan yerine koymuyorum, haklarınızdan feragat edin gelin, çalışın’ dedi. Patron işçi değil, resmen köle çalıştırmak istiyor. İşçilerin ve sendikanın derdi fabrikayı kapattırmak diyor patron biz fabrikanın kapanmasını istemiyoruz. İnsan yerine konmak istiyoruz. Dersim’deki işsizliği fırsat bilen, tek tekstil fabrikasının sahibi olan patron, içerideki işçilerin kötü koşullara razı olması için, ‘Fabrikayı kapatacağım’ yalanını söylüyor. Bu yalanı yıllardır söylüyor. Bizi içerideki işçilerle karşı karşıya getirmek ve halkımızı kandırmak için, ‘bunlar fabrikayı kapattırmak istiyor’ iftirası atıyor. Bizim derdimiz, fabrikanın kapanması değil, üretimin devam etmesi, içerideki koşulların düzelmesi. Patron bize iftira atıyor ama üretimini yaptığı Zara markasının temsilcilerine bile, siparişi kesmelerini göze alarak, ‘Ben sendikalı işçi çalıştırmam’ diyor. Bunun sonucunda Zara markası, patronu uyardı ve siparişi keseceğini söyledi. Bunun sorumlusu biz değiliz, bunun sorumlusu bizim yasal, anayasal haklarımıza saygı duymayan işverendir. Patrona göre fabrika kapanacakmış, zarar ediyormuş. Fabrikayı kapatacak patron içeriye yeni işçi almaz. Fabrikayı kapatacak patron, sipariş arayışına çıkmaz” diye konuştu.

“Fabrikayı devletten aldığı teşvikle kurdu”

“Fabrikayı devletten aldığı teşviklerle neredeyse sıfır maliyetle kurdu” diyen Orhan, taleplerini şu şekilde sıraladı; Yasal, anayasal hakkımız olan sendikalı olma hakkımız tanınsın. İşe iade talebimiz kabul edilsin. Fabrikadaki ağır çalışma koşulları, baskı ve mobbing son bulsun. Senelik izin, tazminat, fazla mesai hakkımız tanınsın. Taleplerimiz kabul edilmezse patronun yalanlarına, iftiralarına gerçeklerle cevap vermeye devam edeceğiz. Peri Tekstil’deki kölelik koşullarını her yerde anlatacağız.”

Peri Tekstil işçilerinin direnişi sürüyor: “Sendikal haklarımız tanınsın”
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir