Halep’in Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahalleleri nefes almakta zorlanıyor. HTŞ bağlantılı güvenlik güçleri, bu iki Kürt mahallesini dört yandan kuşattı.
Dün geceki şiddetli çatışmaların ardından ateşkes sağlandı ama abluka devam ediyor. Yollar kapalı, gıda ve ilaç yardımı kesik.
SDG asayiş birimleri, Nisan’daki entegrasyon anlaşması gereği ağır silahlarını çekmişti. Buna rağmen mahallelerde tanklar, topçular ve kamikaze dronlar dolaşıyor.
Çatışmalarda bir güvenlik görevlisi ve bir sivil öldü. Onlarca Kürt yaralandı.
SDG, “Provokasyonlara yanıt verdik, siviller korunuyor” açıklaması yaptı. HTŞ ise “SDF sivilleri kalkan yaptı” iddiasını yineledi. Kuzey Press, tansiyonun hâlâ yüksek olduğunu ve tarafların görüşmeye hazırlandığını bildirdi.
Ana akım medya çatışmayı “SDG saldırısı” başlığıyla geçti. Kürtlerin sesi bir kez daha duyulmadı. Sözcü ve Cumhuriyet gibi gazeteler “YPG terörist” manşetleriyle gerilimi körükledi.
Yüzlerce Kürt sivil, ablukayı protesto etmek için sokağa çıktı. HTŞ güçleri kalabalığı gaz ve mermilerle dağıttı. En az 15 kişi yaralandı.
Camiler, okullar ve hastaneler askeri karargâha dönüştü. 500 binden fazla Kürt’ün yaşadığı mahallelerde 42 bin aile yakıtsız kaldı.
Al Jazeera, bölgedeki tünel keşiflerini doğruladı. Reuters, ateşkesin kırılgan olduğunu yazdı.
Gözler bugünkü görüşmelere çevrildi. Kuşatma kalkacak mı, yoksa entegrasyon vaadi boşa mı çıkacak?
Kürtlerin Tedirginliği: Yılların Katliam Gölgesinde Abluka Korkusu
Halep’teki Kürt mahalleleri, yılların travmasını yeniden yaşıyor. Şeyh Maksud ve Eşrefiye’de korku yeniden yükseldi.
2013’teki Rojava isyanlarında yüzlerce Kürt sivil öldürüldü. 2016’da muhalif gruplar, Amnesty International raporlarına göre, bombardımanlarla savaş suçu işledi.
Bugün HTŞ’nin uyguladığı abluka, o karanlık günleri hatırlatıyor.
ANHA, yüzlerce ailenin gıda ve ilaç sıkıntısı çektiğini bildirdi. Protestolarda sivillerin gerçek mermilerle hedef alındığını yazdı.
SDG çekilmiş olmasına rağmen ağır silahların mahalleleri sarması, halkta aynı soruyu uyandırıyor: “Mazlum Kürtler neden yine hedefte?”
Kürt aktivistler, “Bu entegrasyon değil, etnik temizlik provası,” diyor.
Türk medyası, SDG’yi suçlayıp Kürtlerin acısını görmezden geliyor. BBC Türkçe, Şam–SDG geriliminin Esad sonrası barış sürecini gölgelediğini belirtti.
Daily Sabah, bir askerin öldüğünü, üç kişinin yaralandığını yazdı.
Ateşkes var ama abluka sürüyor.
Kürtlerin umudu tükenir mi, yoksa bu baskı yeni bir direniş mi doğurur?
Saatler, Halep’teki Kürtlerin kaderini belirleyecek.