SERHAT OZAN YILDIRIM/DERSİM
Dersim’de Munzur Vadisi Milli Parkı’na, nisan ayından itibaren yaklaşık 150 bin araç girdi. Koruma altındaki yaban hayvanları, piknikçiler ve araçların Munzur Nehri kenarında olması nedeniyle su ihtiyacını karşılamakta zorluk yaşıyor. Nehre inmeye çalışan hayvanların yaşadıkları kameraya yansıdı. Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesi avukat Barış Yıldırım, Milli Park’ın izole edilmesi gerektiğini söyledi.
Dersim’e can veren Munzur Vadisi Milli Parkı’na, nisan ayından itibaren yaklaşık 150 bin araç giriş yaptı. Koruma altındaki yaban hayvanları, araç trafiği ve piknikçilerin Munzur Nehri kenarında bulunmasından dolayı, nehre inerek su ihtiyacını karşılamakta zorluk yaşıyor. Nehre inmeye çalışan hayvanların araçlar geçerken yaşadığı zorluklar kameraya yansırken, Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Üyesi Avukat Barış Yıldırım, “Tunceli’den Ovacık ilçesine doğru 59 kilometre boyunca yaban keçilerinin araç trafiği ve insan baskısından dolayı dağlardan suya baktığını, su içmeye inemediklerini gözlemleyebiliyoruz. Yaban keçileri, sabah ve ikindiden sonra günde iki kere su içmeye iniyorlar. Bu kontrolsüz trafikten dolayı maalesef su içemiyorlar. Bu durum da biyolojik olarak besin zincirlerinin bozulmasına sebebiyet verir. Bu durumla ilgili yetkililerden bir an önce gerekli önlemleri alarak, alanın izolesini, araç ve insan trafiğini kontrollü olarak sağlanmasını talep ediyoruz” dedi.
Dersim’de, 1971 yılında milli park ilan edilen Munzur Vadisi Milli Parkı, 42 bin 674 hektarlık alanda zengin akarsu kaynakları, endemik bitki örtüsü ve nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan birçok yaban hayvanıyla Türkiye’nin en zengin milli parkları arasında yer alıyor. Türkiye’nin de taraf olduğu Uluslararası Bern Sözleşmesi’yle korunan ve ceviz, kavak, söğüt, çınar, asma, karaağaç ve çalı gibi bitki türleriyle kaplı vadi, vaşak, yaban keçisi, tilki, kurt, sansar, su samuru, porsuk, sincap, tavşan, yaban domuzu, ur kekliği, çengel boynuzlu dağ keçisi ve ayı gibi daha birçok canlı türüne de ev sahipliği yapıyor. Ovacık ilçesine 10 kilometre uzakta bulunan gözelerden çıkan ve onlarca derenin suyuyla beslenen Munzur çayı, ormanın yeşil renkleriyle birleşerek doyumsuz bir atmosfer oluşturuyor. Her yıl yüzbinlerce insan, Munzur Vadisi’nin güzelliklerini görmek, Munzur’un hırçın suyunda rafting yapmak ve hava sıcaklığının arttığı günlerde serinlemek için, Milli Park’a akın ediyor. İlkbahar ve yaz döneminde PTS (Plaka Tanıma Sistemi) kayıtlarına göre Munzur Vadisi Milli Parkı’na yaklaşık 150 bin araç giriş yaptı. Türkiye’de en fazla yaban keçisinin yaşadığı bölge olarak bilinen Munzur Vadisi Milli Parkı’nda, yöre insanı tarafından kutsal kabul edilen koruma altındaki yaban keçilerinin kaçak avcılıkla mücadele çerçevesinde sayıları arttı. Yaz mevsiminde dağlardaki otların ve dere sularının kurumasıyla yaban keçileri, su ihtiyaçlarını karşılamak için parkın içinden geçen Munzur Nehri kıyısına inmeye çalışıyor. Ancak araç trafiği ve piknik yapanların varlığı, çoğu zaman su içmelerine engel oluyor. Ayrıca yol kenarında kayalardaki tuzları yiyerek tuz ihtiyaçlarını karşılarken de aynı sıkıntıyla karşı karşıya kalıyor. Yaban keçilerinin yavrularıyla nehre inerken yaşadıkları zorluklar ve araçların geçişi sırasında bölgeden kaçışları havadan görüntülenirken, çevreciler Milli Park’a araç ve insanların kontrollü girişinin sağlanması ve sınırlama getirilmesini istiyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar Tunceli Şubesi ekipleri de, yaban hayatının zarar görmemesi ve vatandaşların ateşli piknik yapmaması için vadi boyunca sürekli devriye atıyor.
‘Ağır insan baskısı altında’
Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Üyesi Avukat Barış Yıldırım, Munzur Vadisi Milli Parkı’nın, ekolojik çeşitliliğine değinerek, “Dünyanın ilk milli parkı Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Yellowstone Milli Parkı, alan olarak Munzur Vadisi Milli Parkı’nın 20 katı büyüklüğünde. Fakat Munzur Vadisi Milli Parkı’ndaki gerek bitki sayısı gerek yaban hayatı canlı sayısı Yellowstone’dan çok fazla. Yellowstone Milli Parkı Dünya Kültür Mirası Listesi’nde olmasına karşı Munzur Vadisi Milli Parkı henüz Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınmadı. Ülkemizin taraf olduğu Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Alanlarını Koruma Sözleşmesi olan Bern Sözleşmesi’ne göre koruma altında olan çok sayıda yaban hayatı canlısı var. Milli Park ekosistemi çok zengin. Flora ve fauna türlerini içeriyor. Maalesef, Milli Park Kanunu, yönetmenliği, çevre, orman ve mera kanunu ve ilgili mevzuatta belirtilen gerekli önlemler alınmadığından ağır insan baskısı altında. Bu kadar önemli ekolojik sahada bir alan kılavuzu yok. Yani milli parktaki yasakları anlatabilecek, yasak fiilleri engelleyebilecek, yasak eylemlere hızlıca müdahale edebilecek görevlilerin burada bulunması gerekiyor” diye konuştu.
‘Rahat su içermiyorlar, izolesini talep ediyoruz’
Yıldırım, Milli Park sınırlarında araç trafiğinin ve insan yoğunluğunun yaban hayatını tehdit ettiğini ifade ederek, şunları söyledi: “Araçlar kontrolsüz bir şekilde sürekli vadide geçiyor. Milli Park’a girişler maalesef kontrol altına alınmış değil. Tunceli-Ovacık yolu boyunca gelişi güzel bir araç trafiği var. Bu da özellikle karayolu boyunca uzanan Munzur ırmağından su içmek için havzadan aşağıya doğru, suya inen canlıların inmesini engelliyor. Bu durum onların biyolojik olarak zarar görmesine sebebiyet veriyor. Munzur ırmağı boyunca birçok noktada araçların ve insanların bulunması sebebiyle özellikle yaban keçisi su içmeye inemiyor. Bunun önlenmesi ve kontrol altına alınması lazım. Bu habitatların korunması lazım. Tunceli’den Ovacık ilçesine doğru yaklaşık 59 kilometre boyunca yaban keçilerinin araç trafiği ve insan baskısından dolayı dağlardan suya baktığını, suya inemediklerini gözlemleyebiliyoruz. Yaban keçileri, sabah ve ikindiden sonra günde iki kere su içmeye iniyorlar. Bu kontrolsüz trafikten dolayı maalesef su içemiyorlar. Bu durumda biyolojik olarak besin zincirlerinin bozulmasına sebebiyet verir. Bu durumun yetkililer tarafından biran önce gerekli önlemler alarak alanın izolesini, araç ve insan trafiğini kontrollü olarak sağlanmasını talep ediyoruz.”
Yaban keçilerini yolda görüp, onların su içmesi için otomobilini durduran Hasan Makal ise, “Yaban keçilerinin su içmesi için ağırlaşmak ve durmak zorunda kaldım. Çünkü yaban hayvanlarını çok iyi korumak gerekiyor. İnsanlarımız biraz duyarlı olsunlar, bu vadide hız yapmasınlar. Burası onların evi ve onlara saygı göstersinler. Etrafa çöpler saçmasınlar, yaban keçilerinin geçiş yollarını kapatmasınlar, su içmelerine engel olmasınlar” ifadelerini kullandı.