İlki geçen sene 16-17-18 Aralık’ta yapılan Ağrı Kültür Festivali’nin ikincisi bu kez yine “Şimdi Ağrı Zamanı” mottosuyla 13-14-15 Kasım’da gerçekleşti. Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası Etkinlik Alanı’nda yapılan festival yine birbirinden farklı ve renkli etkinliklere ev sahipliği yaptı.
Ege Ağrı Kültür Federasyonu tarafından organize edilen festivale çok sayıda siyasi parti temsilcisi, sivil toplum kuruluşu temsilcileri hazır bulundu. CHP, HEDEP, İyi Parti, Yeniden Refah Partisi, DEVA partisi il ve ilçe başkanları düzeyinde katılım sağlarken başta İstanbul olmak üzere çok sayıda Ağrı dernekleri ve federasyon başkanları katılım sağladı.
Karşıyaka Tuncelililer Kültür ve Dayanışma Derneği, Dokuz Eylül Dernekler Federasyonu, İzmir Siverekliler Derneği, Ege Vanlılar Derneği, Karşıyaka Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Alevi Yol Kültür Derneği, Erzurumlular Derneği, Çiğli Çorumlular Derneği, Bosna Sancak Derneği katılım sağlayan dernek ve federasyonlardan birkaçı. Ayrıca eski Balıkesir milletvekili Tamer Kamber de festivale katılım sağlayarak Ağrılılar ile bir araya geldi.
Atmaca Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Atmaca, İbrahim Çeçen ile birlikte stantları ziyaret ederek hemşerileri ile sohbet ederken, kendisi de Ağrılı olan İzmir valisi yardımcısı Nur Sevinç Özbek Çakas ise, eşi ile beraber stantları ziyaret ederek çeşitli alışverişler yaptı.
FESTİVAL VE PANELLER
Üç gün süren festivalde Ağrı ve Kürt kültürünü yansıtan birçok etkinlik düzenlendi. Birinci gün açılıştan sonra Ağrılı sanatçı Bahattin Aslan’ın konseri ile başladı. Daha sonra dengbêj Nîhat Agirî’nin de içinde bulunduğu bir dengbêj diwani ile katılımcılara dengbêj dinletisi sunuldu. Hemen ardından eski milletvekili ve yazar Mehmet Hanifi Alır ve araştırmacı yazar Nihat Gültekin in konuşmacı olduğu Ahmedê Xanî paneli düzenlendi. Xanî’nin Kürt dili üzerindeki etkileri ile birlikte yaşam felsefesi de anlatıldı.
ALTIN MİKROFON HEDİYE EDİLDİ
Akşam ise Ege Patnoslular Derneği’nin projesi olan “Ağrı Türküleri” adlı program gerçekleştirildi. Proje kapsamında türküleri içeren CD ve kitap misafirlere tanıtıldı. TRT halk müziği sanatçısı Zeki Çiçek’in de sahne aldığı türkü galasında konuklar Ağrı türküler ile hem hüzünlendiler hem de halaya durdular. Projede yer alan sanatçılara emeklerinden dolayı altın renginde mikrofon hediye edildi. Bunun dışında kimi kurumların ve derneklerin temsilcilerine de festivale katılımlarından dolayı teşekkür amaçlı plaket verildi.
İkinci güne yine konserle başlandı. Ağrılı sanatçıların yer aldığı “ Ustalara Saygı” konseri ile çok sayıda Ağrılı sanatçı eserlerini sundular. Ardından yazar ve psikolog Abdurrahman Bedir’in konuşmacı olduğu “Dengbejî ve Şakiro” söyleşisine geçildi. Bedir’in dengbêjliğin özellikle iletişim ile ilişkisini konu ettiği söyleşide dengbêj Nîhat Agirî de kılamları ile eşlik etti.
AKŞENER VE SOYER MESAJ GÖNDERDİ
Bu programdan sonra resmi açılışa geçildi. Resmi açılışa İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, eski milletvekili Cemal Kaya ve İzmir Güzelbahçe Belediye Başkanı Özdem Mustafa İnce mesaj gönderirken İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Vekili Mustafa Özuslu, Doğubeyazıt Belediye Başkanı Yıldız Acar, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, Kızılay Bayraklı Şube Başkanı Metin Köroğlu, Kızılay Karabağlar Şube Başkanı Dr. Mehmet Davut Dinçel ve Ağrılı tanınmış iş insanları İbrahim Çeçen ve Mehmet Atmaca protokolde hazır bulunup kurdele kestiler. Kurdele kesme merasiminden sonra konuşmalara geçildi.
İlk konuşmacı olarak sahneye Ege Ağrı Kültür Federasyonu Başkanı İsmail Kaya çıktı. Yönetim kurulu üyesi arkadaşlarını da sahneye davet eden Kaya yaptığı konuşmada federasyonun amaçlarına ve birkaç çalışmasından örnekler verdi;
KÜLTÜR MOZAİĞİ
“Biz istedik ki sivil toplum kuruluşlarını bilhassa dernek ve federasyonları taziye ve düğün kıskacından çıkaralım. Yalnızca yemeklerde, kahvaltı ve pikniklerde bir araya gelinen, boy boy resimlerin çekildiği bir alan olmaktan çıkaralım. İstedik ki bulunduğumuz metropollerde doğduğumuz memleketimizin kadim kültürünü, burada birlikte, kardeşçe yaşadığımız diğer yöre insanlarına da aktaralım. Onlarla birlikte bir kültürel etkileşim içinde olalım ki 81 ilimiz ile bir mozaiğiyiz diyoruz ya işte o mozaik içerisinde kendi payımızı en iyi şekilde koruyalım, geliştirelim ve bir sonraki kuşaklara aktaralım. Böylelikle bu müthiş coğrafyada 81 il bir arada yaşadığımız bu mozaiğin üzerimize düşen payını haliyle korumuş olalım. Bu sebeple bir girişim olarak ortaya çıktık.”
AĞRI TÜRKÜLERİ KİTAP VE CD ÇALIŞMASI
“Dernekleşme sürecini tamamladıktan sonra federasyonlaşma sürecimiz oluştu. Oluşumu tamamladıktan sonra bu tip kültürel faaliyetlere başladık. 30’a yakın faaliyetimiz oldu. Örneklersek; Ege Patnoslular Derneği ile birlikte hazırladığımız Ağrı türküleri kitap ve CD çalışması ve Baran Tursun Vakfı ile beraber kurduğumuz BAĞ-KUT arama kurtarma timi bunlardan birkaçı. BAĞ -KUT’u kurmamızın sebebi 6 Şubat depreminden sonra sivil toplum kuruluşlarının toplumun sorunları ile daha çok ilgilenmesini gerektiğine olan inancımızdandır”.
AĞRI DAĞI’NIN HEYBETİ
Daha sonra sahneye İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban çıktı. Aynı zamanda eski Ağrı valisi olan Elban burada bulunmanın verdiği memnuniyeti dile getirdikten sonra şunları söyledi:
“Ahmedê Xanî’nin ilmini ve irfanını, İshak Paşa Sarayı’nın muhteşemliğini, Ağrı Dağı’nın heybetini, Kösedağ’ın güzelliğini , Balık Göl ve Süphan Dağı’nın coğrafyasını, Patnos’u ve şehrin diğer tüm güzelliklerini inşallah burada göstereceğiz. Halaylarımızı, gelenek ve eğlence kültürümüzü, döner ve helisemizi buradaki tüm hemşehrimize tanıtacağız. Bilhassa Ağrı insanının samimiyetini, sıcaklığını ve dostluğunu İzmir’deki tüm kardeşlerimiz hep beraber yaşayacaklar. Bu vesileyle tüm İzmirliler ve Ağrılı hemşehrimiz bir arada bulunmuş olacaklar.
Elbette bu tarz organizasyonları tertiplemek kolay iş değil. Bu sebepten dolayı bizleri bir araya getiren federasyon başkanı ve yönetim kurulu üyelerine çok teşekkür ediyorum”.
KADINLARIN ÇIĞLIĞI OLDU
Vali Elban’dan sonra sahneye bu kez Doğubayazıt Belediye Başkanı Yıldız Acar çıktı. Sahneye kendisi öncülüğünde kurulan “Siyajîn Kadın Erbane Grubu” ile çıkan başkan Acar, sadece erbane grubu ile değil, balmumu heykellerinden oluşan Ahmedê Xanî müzesi ve Kadın Emek Pazarı’nın üretimi olan ürünleri ile de Doğubeyazıt’ı İzmir’e taşımak istediklerini ifade ettikten sonra erbane grubunun kurma sebeplerine şöyle değindi;
“Öncelikle neden Siyajîn ismini tercih ettiğimizi belirteyim. Siyajîn yaşamın gölgesi demek, yaşamın gölgesinde kadın mücadelesi. Bildiğiniz gibi bu müzik aleti yani erbane İran’dan çıkmış olup genellikle Kürt coğrafyasında sesini duyuramayan kadınların çığlığı olmuştur. Biz de Doğubayazıt belediyesi olarak özellikle şiddete maruz kalan kadınların seslerini duyurabilmeleri adına böyle bir proje gerçekleştirdik. Tamamen belediye personeli mesai arkadaşlarımızdan oluşan bir ekip kurduk. Tabii biz bu projeyi başlattığımızda arkadaşların ailelerinden tepkiler aldık. Şimdi bizim çocuklarımız erbane mi çalacak gibi sanatı küçük gören tepkiler oldu. Ben de hem arkadaşlara destek olmak için hem de ailelerin bakış açılarını değiştirmek için grupta yer aldım. Burada da birçok sunumu beraber yaptık”.
Bu konuşmalardan sonra Grup Çığ’dan tanıdığımız Mustafa Özarslan sahneye aldı. Soğuk havaya rağmen kalabalık kitle Özarslan’ın seslendirdiği Türkçe ve Kürtçe şarkılar ile geç saatlere kadar halay çekti. Özarslan’ın hareketli şarkılarında coşan kalabalık Aşık Sıtkı Baba’ya ait olan bir şiirden bestelenen “Haydar Haydar” türküsünde de aynı sakinlik ve huşu içinde eşlik ederek dinledi.
Üçüncü ve son güne ise önce sanatçı Orhan Artan’*ın türküleri ile halaylar ile başlandı. Daha sonra “Genç Yetenekler” adlı programa geçildi. Ağrılı ve Serhatlı genç seslerin sahne aldığı konserde federasyon başkanı Îsmaîl Kaya da birkaç Kürtçe şarkı seslendirdi.
Günün sonunda ise festivalin final konserine geçildi. Kürtçe müziğin son zamanların sevilen sesi Rewşan Çeliker sahneye çıktı. Özellikle gençlerin rağbet ettiği konser coşkusu ve kalabalığı ile gerçek anlamda bir final konseri havası yarattı. Sadece Ağrılıların değil neredeyse her yöreden insanın katıldığı festival teşekkür konuşmaları ile sona erdi.
